top of page

Senetle İspat Zorunluluğu ve İstisnaları- HMK 200-2003

Güncelleme tarihi: 25 Şub



1. Senetle İspat Zorunluluğu (HMK Madde 200)

Türk Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 200. maddesi, belirli bir parasal sınırın üzerindeki hukuki işlemlerin yazılı delille (senetle) ispat edilmesini zorunlu kılmaktadır. Bu düzenleme, hukuki işlemlerin kesin ve güvenilir delillerle ispat edilmesini sağlamak amacıyla getirilmiştir. Senetle ispat zorunluluğu sadece hukuki işlemler için geçerli bir zorunluluktur

Yargıtay tarafından takdiri deliller ile sağlanamamaktadır. Kural olarak tanık ile ispat edilemez. Taraflar aralarında bir delil sözleşmesi düzenleyerek veya karşı tarafın rızası ile tanık ile ispat edilebilir ya da kesin deliller olan ikrar, yemin ve kesin hüküm ile ispat edilebilmektedir.


Madde

HMK 200

200/1

Bir hakkın doğumu, düşürülmesi, devri, değiştirilmesi, yenilenmesi, ertelenmesi, ikrarı ve itfası amacıyla yapılan hukuki işlemlerin, yapıldıkları zamanki miktar veya değerleri ikibinbeşyüz Türk Lirasını geçtiği takdirde senetle ispat olunması gerekir. Bu hukuki işlemlerin miktar veya değeri ödeme veya borçtan kurtarma gibi bir nedenle ikibinbeşyüz Türk Lirasından aşağı düşse bile senetsiz ispat olunamaz.

200/2

Bu madde uyarınca senetle ispatı gereken hususlarda birinci fıkradaki düzenleme hatırlatılarak karşı tarafın açık muvafakati hâlinde tanık dinlenebilir.

Parasal Sınır ve Uygulama Alanı

HMK madde 200’e göre, bir hukuki işlemin ispatında tanık dinlenmesi ancak belirli bir parasal sınırın altında kalan işlemler için mümkündür. Ancak HMK 201'e göre Senede bağlı her çeşit iddiaya karşı ileri sürülen ve senedin hüküm ve kuvvetini ortadan kaldıracak veya azaltacak nitelikte bulunan hukuki işlemler 2500 Türk Lirasından az bir miktara ait olsa bile tanıkla ispat olunamaz.


Bu sınır, her yıl Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından belirlenen ve artırılan parasal sınıra göre değişmektedir.

Aşağıdaki tabloda, son yıllarda belirlenen parasal sınırlar gösterilmektedir:

Yıl

2020

2021

2022

2023

2024

2025

Senetle İspat Sınırı

4.480 TL

4.880 TL

6.640 TL

14.800 TL

23.450 TL

33.000 TL

2. Senetle İspat Zorunluluğunun İstisnaları (HMK Madde 203)

Her ne kadar senetle ispat kuralı genel bir kural olsa da, HMK'nın 203. maddesi bu kurala bazı istisnalar getirmiştir. Aşağıdaki durumlarda, hukuki işlemler tanıkla ispat edilebilir:

Madde

HMK 203

203/1

Aşağıdaki hâllerde tanık dinlenebilir:

a)

Altsoy ve üstsoy, kardeşler, eşler, kayınbaba, kaynana ile gelin ve damat arasındaki işlemler.

b)

İşin niteliğine ve tarafların durumlarına göre, senede bağlanmaması teamül olarak yerleşmiş bulunan hukuki işlemler.

c)

Yangın, deniz kazası, deprem gibi senet alınmasında imkânsızlık veya olağanüstü güçlük bulunan hâllerde yapılan işlemler.

ç)

Hukuki işlemlerde irade bozukluğu ile aşırı yararlanma iddiaları.

d)

Hukuki işlemlere ve senetlere karşı üçüncü kişilerin muvazaa iddiaları.

e)

Bir senedin sahibi elinde beklenmeyen bir olay veya zorlayıcı bir nedenle yahut usulüne göre teslim edilen bir memur elinde veya noterlikte herhangi bir şekilde kaybolduğu kanısını kuvvetlendirecek delil veya emarelerin bulunması hâli.

  • Yakın Akrabalar Arasındaki İşlemler: Aile içi ilişkilerde, manevi bağların kuvveti nedeniyle işlemlerin yazılı belgeye bağlanması her zaman mümkün olmayabilir. Bu nedenle, belirli akrabalar arasındaki işlemlerin tanıkla ispatına olanak tanımıştır.

  • Teamül Gereği Senede Bağlanmayan İşlemler: Toplumda veya belirli bir bölgede, bazı işlemlerin yazılı belgeye bağlanmadan yapılması alışkanlık haline gelmiş olabilir. Örneğin, köylerde komşular arasındaki küçük borç alışverişleri genellikle yazılı belgeye dayandırılmaz.

  • Olağanüstü Hallerde Yapılan İşlemler: Doğal afetler veya acil durumlar sırasında, yazılı belge düzenlemek pratik olmayabilir. Bu gibi durumlarda, işlemlerin tanıkla ispatı kabul edilir.

  • İrade Bozukluğu ve Aşırı Yararlanma İddiaları: Bir işlemin hata, hile veya tehdit altında yapıldığı iddia edildiğinde, yazılı belgenin geçerliliği sorgulanabilir. Bu tür durumlarda, tanık ifadeleriyle ispat mümkündür.

  • Üçüncü Kişilerin Muvazaa İddiaları: Bir işlemin tarafı olmayan üçüncü kişiler, işlemin gerçekte yapılmadığını veya farklı bir amaçla yapıldığını iddia edebilirler. Bu durumda, üçüncü kişilerin tanıkla ispat hakkı bulunmaktadır.


3. Delil Başlangıcı (HMK Madde 202)

HMK’nın 202. maddesi, senetle ispat zorunluluğunun bulunduğu durumlarda, belirli koşulların varlığı halinde tanık deliline başvurulabileceğini düzenlemektedir. Bu madde tarafların ispat yükümlülüğünü yerine getirmekte zorlandıkları durumlarda tanık dinlenebilmesi için belirli şartların sağlanması gerektiğini ifade eder.

Madde

HMK 202

202/1

Senetle ispat zorunluluğu bulunan hâllerde delil başlangıcı bulunursa tanık dinlenebilir.

202/2

Delil başlangıcı, iddia konusu hukuki işlemin tamamen ispatına yeterli olmamakla birlikte, söz konusu hukuki işlemi muhtemel gösteren ve kendisine karşı ileri sürülen kimse veya temsilcisi tarafından verilmiş veya gönderilmiş belgedir.


Delil Başlangıcı Nedir?

Delil başlangıcı, herhangi bir delilin kesin olarak ispat gücüne sahip olmasa da, iddia edilen hukuki işlemin veya olayın gerçeğe yakın bir şekilde meydana geldiğini gösterir. Başka bir deyişle, delil başlangıcı, doğrudan ispat aracı olmasa da, bir hukuki işlemin geçerliliğini veya geçici olarak doğru olduğunu düşündüren delillerdir.


Tanıkla İspat

Senetle ispat zorunluluğu bulunan durumlarda, taraflar ancak senetle (yazılı belge) bu işlemi ispat edebilirler. Ancak, delil başlangıcı varsa, taraflar tanık dinletme hakkına sahip olabilirler. Yani, senetle ispat zorunluluğu bulunan bir durumda, senedin geçerliliğini ispatlamak için tanık dinlenebilir. Bu durum, sadece delil başlangıcı bulunduğu takdirde geçerli olur.


HMK 202’nin İşleyişi ve Şartları

  • Senetle İspat Zorunluluğu: Öncelikle, iddia edilen olay senetle ispatlanması gereken bir durum olmalıdır. Bu tür durumlar, genellikle borç ilişkileri veya mal alım satımı gibi hukuki işlemleri kapsar.

  • Delil Başlangıcının Varlığı: Tanık dinlemek için öncelikle delil başlangıcı bulunmalıdır. Delil başlangıcı, yazılı belge, e-posta, mesaj, Whatsapp mesajları gibi, iddiayı ispat etmeye yardımcı olabilecek fakat doğrudan ispat gücü taşımayan unsurlardır.

  • Delil Başlangıcının Tanık Dinlemeyi Sağlaması: Eğer taraflardan birinin elinde delil başlangıcı varsa, o taraf tanık dinletebilir. Ancak, delil başlangıcının yalnızca ispat gücü taşımadığını, sadece iddiayı destekleyen bir unsur olduğunu unutmamak gerekir.


Son Söz

Bu tür işlemler ve yüksek meblağlı borç verme durumlarında mağduriyet yaşamamak adına, taraflar arasında yazılı bir sözleşme yapılması son derece önemlidir. Ayrıca, hukuki bir işlem yapmadan önce, özellikle büyük meblağlar söz konusu olduğunda, mutlaka bir avukattan profesyonel hukuki danışmanlık almanızı tavsiye ederim. Böylece, tüm haklarınızın güvence altına alınması sağlanabilir ve ileride karşılaşılabilecek olası anlaşmazlıkların önüne geçilebilir.

Comments

Rated 0 out of 5 stars.
No ratings yet

Add a rating
bottom of page